.
Kastro’ya İstanbul’dan batı yönünde 110 km mesafedeki Saray’a gelerek kuzey yönünde yaklaşık 25 – 30 km yol alınması gerekir, yol üzerindeki 7 km mesafedeki ilk köy Güngörmez köy, ikinci köy Bahçe köy Güngörmez köy’den 7 km mesafededir, Bahçe köy’den 7 km sonra yol ikiye ayrılmaktadır, soldaki yol Kıyı köy yoludur, sağdaki yol 7 km sonra Kastro’ya gider
Kastro kumsalı ve lagün gölleri uzaydan resim, burada konaklamak isteyenler için kalacak yer var.
Kastro kumsalı uzaydan resim, geniş ve temiz kumsal gece ve gündüz insanları mutlu edecek zamanları oluşturuyor.
Her iki tarafın kayalık sınırına doğru çekilmiş olan resimleri kalbimizde yer ettiği için bir kalp gibi bir araya getirdik.
Kastro kumsalı 1650m uzunluğunda çok güzel bir kumsaldır, doğu ve batı kıyılarında kayalıklar ile devam eden deniz kıyısı vardır, denizi Karadeniz olmasından dolayı zaman zaman büyük dalgalar oluşur, denize girmek dikkat istemektedir, her yıl birkaç insanın boğulduğu görülmektedir.
Kastro İstanbul kıyısı kayalık uzaydan resim, hırçın dalgalara karşı koyan ve onlarla oynayan kayalıklar.
Kayalıklarda sakin bir denizin küçük dalgalarına şahit olduk.
.
Doğa harikası Kastro büyük lagün gölü.
.
Dere tarafından beslenen göl 2km dir, denize ulaştığı yerde kumsal set oluşmuştur, Tekirdağ – Saray tarafında kalan vadide piknik alanları oluşturulmuştur, dere ağzında elektrik ve küçük sosyal alan vardır, çadırlı konaklamak için çok uygundur, kumsal ile birleşik olması çok ayrı güzelliktir, sabahları güneş kumsaldan doğmaktadır, gece domuzlar ve yaban hayatı ile iç içedir, gündüz uzun gölde kayık gezisi mükemmeldir, gölün dere ağzı kayalık yapıdadır.
.
Kastro küçük lagün gölü
Bu göl sahil kumsalına akan küçük derenin küçük lagün gölüdür, hemen doğusunda küçük bir çay yine denize karışmaktadır.
Gece kumsalın kumlarında dalgaların sesleri ve yıldızlar ile beraberdik. Ay bizi gece aydınlattı, bize gülümseyen Ay’ı kameramızdan izledik.
Güne erken kalktık, gün doğumu en güzel andır.
Gün doğumunda güneş dalgaları ve bizi böyle aydınlattı.
Gece kaldığımız konaklama alanı yeni güne uyanıyor.
Gün doğumunda kumların görüntüsü bu kadar güzeldi.
Biraz da fotoğraf sanatı katalım… makinemizle sabahı böyle görüntüledik. Balıkçılar ava giderken, güneş kayaların arkasından tatlı bir kızıllıkla merhaba diyor.
Su kamışları da güneşe merhaba dedi.
Lagün girişi ağaçların, kumların ve suyun uyanışı.
Göl gezimize başlıyoruz, gölün iki kıyısı ağaçlar ile süslenmiş ve iki dağın arasında bir vadi göl.
Kuru ve yeşil ağaçlar kayalık kıyılara eşlik ediyor.
Küçük adalar yer yer gölü iki yola ayırıyor, biz sağdaki geçişi seçtik, soldaki geçişte ağaçlar yolu kapatıyor.
Göldeki ağaçlar bize ellerini uzattı, ağaçlar çok samimi, bizde okşayıp selamlaştık.
Gizemli bir göl yolculuğu, sonu yokmuş gibi kıvrıla kıvrıla gidiyor.
Kayalar kıvrımlı gölü sarıyor.. ağaçlara ortak oluyor.
Kayaların bize güzel sunumu, bir kilometre sonrasında kıyılarda kayalıklar çoğalıyor.
Gölün sonu her zaman en güzel an dır, kayık ile gezinin sınırı burada, kayaların, ağaçların ve suyun insanı karşıladığı yer.
Tabi ki bu vadinin resimde göründüğü gibi devamı var, yürüyerek devam etmek için yola devam..
Bizim gezimizin zaman azlığı nedeni ile buradan dönüş yapıyoruz.
.
Elbette Kastro gezimiz bu kadardan ibaret değil, daha birçok resimler ve yaşanmış güzel anlar var, onları kendimize sakladık, merak edenlere kısa ve öz tanıttık, bir söz var…. ANLATILMAZ…YAŞANIR, bu söz işte burası için söylenmiş gibi.
.