21 Mayıs 2018
Maruni, adı M.S. 4-5. yüzyıllarda yaşamış Süryani kökenli Hristiyan din adamı Aziz Marun (ya da Maron)’a dayanır.
.
Maruniler, Maruni Kilise’sine bağlı olan ve günümüzde Orta Doğu’da başta anayasal olarak cumhurbaşkanının Maruni olmasının zorunlu olduğu Lübnan olmak üzere Kıbrıs ve Filistin-İsrail topraklarında yaşayan dinî topluluktur.
.
Bizans döneminde Katoliklikten Ortodoksluğa geçmişlerdir. Bizans’ın sindirme politikaları üzerine tekrar Katolik olmuşlardır. İslam devletinde varlıklarını koruyup geliştirmişlerdir. 1517 yılında başlayan Osmanlı egemenliği ile ek haklar kazandılar. 1800 lü yıllara doğru Çarlık Rusyası’nın sürekli olarak Osmanlılara karşı kullanacağı bir koz oldular. 19. yüzyıl boyunca birçok isyan çıkardılar. Lübnan Cumhurbaşkanı Maruni Hıristiyan olma şartı vardır,
Ortadoğunun Osmanlı sonrası paylaşımı ve Hıristiyan konsorsiyumu “Sykes-Picot Anlaşması”nın günümüze kadar gelen bölüşmeleri:
1915 Mekke Şerifi Hüseyin ile Mısır’daki Britanya Yüksek Komutanı McMahon arasında gizli bir antlaşma imzalanmıştır. Fransa bu plana karşı çıkıp Britanya’ya baskı yaparak yeni bir antlaşma yapılmasını istedi. İlk görüşmeler I. Dünya Savaşı öncesinde Beyrut’ta Fransız konsolosluğu yapıp 1915 yılında Fransa’nın Londra büyükelçiliğinde siyasi danışman olarak görev yapan François Georges-Picot ile Britanya İmparatorluğu Dışişleri Müsteşarı Sir Harold Nicolson arasında 1915’in Kasım ayında başladı.
.
1916 I. Dünya Savaşı sırasında, 29 Nisan 1916’da Kut’ül Ammare Kuşatması sonrasında İngiliz kuvvetlerinin Osmanlı Devleti’nin 6. Ordusu karşısında bozguna uğramasından 17 gün sonra, 16 Mayıs 1916 tarihinde Britanya ve Fransa arasında yapılan ve aynı yılın Ekim ayında Rusya tarafından onaylanan, Osmanlı Devleti’nin Orta Doğu’daki topraklarının paylaşılmasını öngören gizli antlaşmadır(Ayni devletler, Amerika’yı ve sonra İsrail’i kurlumuştur).
Bu sözleşme, çoğu antlaşmada olduğu gibi tarafların altını imzaladıkları bir metin olmaktan çok 3 büyük devletin bakan, büyükelçi ve bürokratları arasında gidip gelen bir yazışmalar bütünüdür. Sözleşmenin Sykes-Picot adını alması, bu iki kişinin sözleşme ilkerinin saptanmasında en etkili isimler olmasındandır.
Arabistan Yarımadası’nı ele geçiren İngiltere, Osmanlı’ya karşı ayaklanan Mekkeli Şerif Hüseyin’i destekleyerek Irak ve Filistin toprakları üzerinde kendisine bağımlı bir Arap devleti kurmak istiyordu. Mekke Şerifi Hüseyin ile Mısır’daki Britanya Yüksek Komutanı McMahon arasında gizli bir antlaşma imzalanmıştır. Fransa bu plana karşı çıkıp Britanya’ya baskı yaparak yeni bir antlaşma yapılmasını istedi.
Suriye’nin gelecekteki statüsü hakkındaki anlaşmazlıklar nedeniyle kesintiye uğradıktan sonra Aralık ayında Britanya Savaş Bakanı Lord Kitchener’in Ortadoğu işleri danışmanı, milletvekili ve yarbay Sir Mark Sykes atandı. Georges-Picot ve Sykes hızla sonuç alarak 1916 Ocak ayında bir plan ortaya çıkardılar, Şubat ayında bu gizli plan Britanya ve Fransa tarafından onaylandı. Mart ayında Georges-Picot ve Sykes Rusya’ya giderek planı Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Sazonov’a sundular. Sazonov prensip olarak olumlu görmekle birlikte, Rusya’nın Doğu Anadolu’daki toprak isteklerinin ve Karadeniz’deki Rus hakimiyetinin de sözleşmeye dahil edilmesini talep etti. En uzun süreyi Rusya’nın değişiklik taleplerinin düzenlenmesi ve onaylanması süreci aldı ve sözleşmenin tamamlanması Ekim ayını buldu.
kaynak; wikipedi
.
1920 San Remo Konferansı: I. Dünya Savaşından sonra, 18-26 Nisan 1920’de, Osmanlı topraklarının paylaşılması ve Osmanlı ile yapılacak olan Sevr Antlaşması’nın şartlarını hazırlamak için, İtalya’nın Sanremo şehrinde toplanan milletlerarası konferans.
Birleşik Krallık Başbakanı Lloyd George, Fransa başbakanı Alexandre Millerand, İtalya başbakanı Francesco Nitti ile Japonya, Yunanistan ve Belçika temsilcilerinin katıldığı konferansta I. Dünya Savaşı’ndan mağlup olarak çıkan Osmanlı Devleti topraklarının ve Orta Doğu petrollerinin paylaşılması görüşüldü ve Sevr (Sévres) Antlaşması’nın son biçimi tespit edildi.
kaynak:wiki/San_Remo_Konferansı
Fransa, San Remo konferansından sonra Lübnan topraklarında kontrolü ele geçirdi .
kaynak: viki
.
1943 Lübnan, 22 Kasım’da cumhurbaşkanı Bechara El Khoury ve diğer parlamento üyeleri tarafından Fransızların hapsedilmesinin ardından ulusal ve uluslararası baskıdan sonra bağımsızlığını kazanmıştır.
kaynak, viki
.
1948 İsrail devleti ilan edildi, Güney sınırı Filistin devleti idi sürekli genişliyen İsrail Lübnanın güney sınırı oldu.
.
1950’lerin başından itibaren İsrail’in Altı Gün Savaşı’nda Golan Tepeleri’ni işgaline kadar , Suriye fiilen egemen iktidardı. “Beşer Esad: Şeba Çiftlikleri Lübnan toprağı”, Shebaa Çiftlikleri, Havot Sheba’a kesiştiği küçük bir tartışmalı arazi şerididir. Lübnan-Suriye sınır ve İsrail işgali altındaki Golan Tepeleri . Bölge yaklaşık 11 kilometre (7 mil) uzunluğunda ve 2.5 kilometre (2 mil) genişliğindedir, yaklaşık 9 km (5.5 mil) uzunluğunda ve 2.5 km (1.5 mil) genişliğinde olup yaklaşık 22 km² (8 metrekare, 5,400 dönüm) alana ulaşmaktadır. Yaklaşık 3 ila 12 km (2 mil 7,5) aralığında Lübnan köyü güneybatısında bulunmaktadır , Şiba ve kuzeybatısında yaklaşık 5 ila 7 km (3 mil ila 4) Dürzi köyü Majdal Shams . Shebaa Çiftlikleri, Hermon Dağı’ndan güneybatı yönünde uzanan uzun, geniş bir sırtın güneydoğu tarafında yer almaktadır . Şiba Çiftlikleri mülkiyeti üzerinde ihtilaf başarısızlığı kısmen sonuçlandı Fransız Mandası arasındaki sınırı ayırmak için, daha sonra idareleri ve Lübnan ve Suriye hükümetleri Lübnan ve Suriye. 1920’lerden 1930’lara ait belgeler, sakinlerin Lübnan hükümetine vergi ödediklerini gösteriyor.
1981’de, Shebaa Çiftlikleri’ni de içeren Golan Tepeleri, uluslararası toplum tarafından kabul edilmeyen bir hamle olan İsrail tarafından ilhak edildi.
.
2000 Mavi hat; oluşturuldu( olası lübnan-israil sınırı)İsrail , Mayıs 2000’de Lübnan’dan geri çekildiği için şiddet olayları için bir parlama noktası oldu .
Hizbullah , Shebaa’nın Suriye’ye değil Lübnan’a olduğu için geri çekilmenin tamamlanmadığını iddia etti, 81 farklı harita üzerinde çalıştıktan sonra, “Birleşmiş Milletler terk edilmiş tarım alanlarının Lübnanlı olduğuna dair bir kanıt bulunmadığı sonucuna vardı”. Bununla birlikte, Lübnan toprak sahipliğini talep etmeye devam etti.
Hizbullah 2000 yılından 2006’ya kadar Güney Lübnan’dan İsrail’e yönelik faaliyetlerini sürdürüyordu. Hizbullah açısından bunun gerekçesi, Şeba Çiftlikleri’nin hâlâ işgal altına olması ve İsrail’in Lübnan işgali bitmesi rağmen elinde tuttuğu siyasi tutsaklardı.
.
2006 Hizbullah’tan Şeba Çiftlikleri’nde işgalci İsrail’e operasyon düzenledi. UNİFİL kuruldu ve birçok devletten İsrail-Lübnan sınırını korumak için asker getirildi, 5 Eylül 2006 tarihli 880 sayılı kararı ile Türk askeri İsraili Hizbullahtan kormak için diğer askerler ile UNİFİL’e gönderildi.
UNİFİL koruma esker gücü kuruldu, 5 Eylül 2006 tarihli 880 sayılı kararı ile Türkiye, Lübnan-Suriye-İsrail sınır güvenliği için asker gönderdi.
UNİFİLe en çok asker gönderen ülkeler
Endonezya 1290
İtalya 1077
Hindistan 899
Nepal 872
Gana 870
Mühim not; “Özellikle ekonomisi düşük ülkelerin askerlerinin çoğunlukla görev aldığını görüyoruz”, bu gösterge “Paralı asker” göstergesidir.
.
Ağustos 2008’de Lübnan Cumhurbaşkanı Michel Suleiman “Topraklarımızın geri kalanını serbest bırakmak için geri sayım başladı, ve bugün bu amaca ulaşmak için mevcut ve meşru araçların kullanımını onaylıyorum” dedi.
kaynak: wikipedi.
.
31 Mayıs 2010 Mavi Marmara olayı ve Türkiyenin zararına sonuçlanan insan ölümleri, İsrailin yaptığı önemli bir bölgesel tarihi faşist harekettir.
.
2013 Türk pilotlar Lübnan’da kaçırılıyor.
Tenenti, Lübnan gazetesi Daily Star’a yaptığı açıklamada, “280 civarında asker çekilecek. Geriye deniz gücü bünyesinde 58 asker kalacak” dedi. Tenenti, kararın ağustos ayı başında alındığını ve “sıradan bir süreç” olduğunu ifade etti.
Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta kaçırılan Türk Hava Yolları pilotları serbest bırakıldı.
.
.