HEDEFİNİ VE YÖNTEMİNİ YANLIŞ SEÇEN BİR LİDERİN HAYATINA VE MİLLETİNE SON VERİŞİN TARİHİ 1940
Türk-Müslüman Komünist Partisi-Mir Seyyit Sultan Galiyev VE Molla Nur Vahitov; İKİ TATAR DİNADAMI’NIN DRAMI
Yeşil sosyalizm;
Sultan Galiyev (tam adıyla Mir Seyyit Sultan Galiyev; d. 13 Temmuz 1892, Elimbetova, Başkurdistan, Rusya İmparatorluğu – ö. 28 Ocak 1940, Kazan, Tataristan ÖSSC,
Sovyetler Birliği), bugünkü Rusya’ya bağlı Başkurdistan sınırları içinde Sterlitamak bölgesindeki Krımsakaly kasabasına bağlı Elimbetova köyünde dünyaya gelmiş Orta
Asya’daki Türk topluluklarını birleştirerek, sosyalist ve birleşik bir Türkistan devleti kurmak isteyen Türk lider ve düşünce adamı.
“””Ulusal komünizmin fikir babası ve kurucusudur”””.
“””BU TARİH TÜRKLERİN ASYADA YOK OLUŞ TARİHİDİR”””
1917 Şubat Devrimi esnasında Bakû’dedir. Bu yılın Nisan’ında Moskova’da toplanan Müslüman Kongresi Yürütme Komitesi sekreterliği görevini üstlenir.
Kongre tamamlandıktan sonra Kazana gider ve orada Tatar burjuvazisinin önde gelen bazı temsilcileri ile farklı görüşlerdeki sosyalistlerde oluşturulmuş burjuva
demokratik siyasal bir örgüt olan Müslüman Sosyalist Komitesi’ne üye ve yönetici olur. Bu siyasal yaşamın başlangıcıdır.
Sosyalist Komite’nin Temmuz 1917’de toplanan ikinci kongresinde, devrimci bir Tatar mühendisi olan Molla Nur Vahitov’la birlikte, Kerenski hükümetinin milliyetler
politikasını mahkûm edip, Rusya’daki tüm milliyetler için bağımsızlık talebinde bulunur. Bu talep karar haline gelir ve oybirliği ile onaylanır. Sosyalist Komite,
daha sonra, burjuva Müslüman partileriyle ilişkilerini keserek, Bolşevik Partisi’nin rehberliğinde, Ekim Devrimimin hazırlıklarına girişir.
Ekim Devrimi’nin Lenin, Stalin ve Troçki ile dört büyüklerinden biri olan Sultan Galiyev ilk eğitimini öğretmen olan babasından aldıktan sonra Kazan’daki Tatar
Pedagoji Enstitüsü’ne girdi. Sultan Galiyev bu okulu bitirdikten sonra bir süre öğretmenlik yaptı ve daha sonra Ufa Belediye Kütüphanesi’nde çalışmaya başladı.
Buradan ayrılan Galiyev çeşitli gazetelerde çalıştıktan sonra 1915’te öğretmenlik mesleğine geri döndü. Bu sırada Bakü’de bulunan Galiyev, Azerbaycan Milli Harekâtı’
na katıldı.
Sovyetler Birliği Komünist Partisi içinde bulunan Sultan Galiyev, 1917 yılında Türk-Müslüman Komünist Partisi’ne de girdi. Komünist Parti hiyerarşisi içinde en
yüksek dereceli Müslüman haline geldi. Rus İç Savaşı sırasında Kızıl Ordu içindeki Türkleri Çarlık rejimine karşı örgütledi. 1918 yılında yoldaşı Molla Nur Vahitov’
un Çekoslovak Lejyonu tarafından öldürülmesi önünün açılmasına sebep olmuştu. Fakat Vahitov’un öldürülmesi Galiyev’in mücadelede yalnız kalmasına da sebep oldu.
Galiyev, Komünist Parti içerisinde daha ziyade Müslümanlarla ilgili görevleri üstlenmiştir. Bunlar Merkezi Müslüman Komiserliği üyesi, Müslüman Askeri Kollegiyumu
başkanı, Narkomats’ın resmi yayın organı Jizn Natsionalnostey’in editörlüğü idi. Dolayısıyla Komünist Parti içinde sağlam bir yere sahipti ve devrimde en önlerde
yer almıştı. 1923’te ilk defa tutuklandığında devrime yaptığı bu hizmetler nedeniyle serbest bırakıldı.
Bolşeviklerin iç savaştan başarılı bir şekilde çıkmasından sonra Rus liderler arasında özellikle Lenin’in hastalanmasından sonra egemenlik mücadelesi başladı.
Stalin bu mücadeleyi kazanan kişi oldu. Stalin bu mücadele sırasında Sultan Galiyev’i de kendisine rakip olarak görüyordu. Çünkü Galiyev Orta Asya’da bulunan
Türkleri örgütleyebilir ve Sovyetler Birliği’nden bağımsız büyük bir Türk devleti kurabilirdi. Galiyev’in Stalin yönetimine karşı çıkaracağı bir ayaklanma yeni bir
iç savaşa sebebiyet verebilirdi. İşte bu durum Galiyev’in karşı-devrimci, burjuva milliyetçisi suçlamalarına maruz kalmasına sebep oldu.
28 Ocak 1940 sabahında Lefortovo Hapishanesinde, Büyük Temizlik esnasında Stalin’in emriyle istihbarat örgütü KGB tarafından vurularak öldürülmüştür.
Sovyet Yüksek Mahkemesi 30 Nisan 1990’da aldığı kararla üzerine atılı suçlar KGB’nin düzmece belgeleri olduğu için Galiyev’in aklanmasına karar verdi.
.
BU TARİH; BİR LİDERİN MİLLETİNİN ÖZ KÜLTÜRÜNÜN VEDE KENDİ MİLLETLERİNİN DIŞINDA BİR TOPLULUK OLUŞTURAMIYACAĞININ ÖNEMLİ BİR BELGESİDİR
.
-BU ÖRNEK NE İLK NEDE SONDUR.
-AYNİ ÖRNEK DOĞU TÜRKİSTANDA GERÇEKLEŞMİŞTİR, HATTA BAŞKA ÖRNEKLERDE BULMAK MÜMKÜNDÜR.
-TARİH BÖYLE ACI ZAMANLARI SÜREKLİ YAZACAKTIR.
-EĞER TARİH İNCELENMEZ VEDE DERS ALINMAZ İSE TEKRARI DAİMA GELECEKTEDE OLACAKTIR.
İlginize teşekkürler
Trakyen yarımadası Tayfur köyünde Trakyenlerden günümüze tarih
Çanakkale Trakyen yarımadası ( Thracian Chersonesos) Tayfur köyü mübadele Türklerinin Rumlardan kalma köyüdür. Kaya oyma Trakyen …
Gelibolu Karainebeyli Kalaycı dede antik alanı
Kalaycı dede antik alanı Gelibolu Karainebeyli köyü Kara Nebi antik mezarlığı yakınındadır. Kalaycı dede antik …