Kavalalı Mehmet Ali; İslami Rönesans Hareketi-Osmanlıyı yıkım hareketleri-Al Nahda okulları (el-Tahtavi 1801 – 1873, Butrus el-Bustani 1819-1893)

Ev / Bilim Haberleri / İslami Rönesans Hareketi-Osmanlıyı yıkım hareketleri-Al Nahda okulları (el-Tahtavi 1801 – 1873, Butrus el-Bustani 1819-1893)

İslami Rönesans Hareketi-Osmanlıyı yıkım hareketleri-Al Nahda okulları (el-Tahtavi 1801 – 1873, Butrus el-Bustani 1819-1893)

1820’lerde, Kavalalı Mehmet Ali, Mısırlı öğrencilerin ilk eğitim “misyonunu” Avrupa’ya gönderdi.
Bu temas, “Nahda” olarak bilinen Arap edebi Rönesansı’nın şafağı olarak kabul edilen literatürle sonuçlandı .
Rifa’a el Tahtawi , sosyoloji ve tarihten askeri teknolojiye kadar uzanan konularda Fransızca’dan Arapça’ya çevirileri denetledi ve bu çeviriler Yunancadan Arapçaya, ikinci büyük çeviri hareketi olarak kabul edildi.  https://en.wikipedia.org/wiki/Muhammad_Ali_of_Egypt

Çeşitli Arap siyasi partiler ve hareketleri “al-Nahda” olarak isimlendirilmiştir.
Arap dünyasının Osmanlı devletine baş kaldırışını organize eden taşkilat…http://en.wikipedia.org/wiki/Al-Nahda
.
Al-Nahda günümüzdede Avrupanın desteğini sürdürdüğü siyasi harekettir..
.

Rifaa Rafi el-Tahtavi ( d. 1801, Tahta – ö. 1873, Mısır), Batı’ya ayak uydurma sorununa İslam çerçevesinde çözümler bulmaya çalışan Mısırlı eğitimci, yazar ve bilgin.
Mısırlı öğrencilere din dersi vermek üzere gittiği Paris’te beş yıl kaldı (1826-31). Orada Fransızca öğrendi, Fransız Doğubilimcilerle tanıştı, tarih ve coğrafya araştırmalarında bulundu. Dönüşünde çevirmenliğin yanı sıra Fransızca bir gazetenin yayın yönetmenliğini yürüttü. Kahire’de yeni açılan bir dil okulunun, ardından bir çeviri dairesinin başına getirildi (1841). Tarih, coğrafya ve askerlikle ilgili birçok kitap çevirisine katkıda bulundu. Hıdiv I. Abbas Paşa’nın Batılılaşmaya karşı tutumunun bir sonucu olarak 1848’de Hartum’a sürgün edildi. Said Paşa’nın başa geçmesinden (1854) sonra Kahire’ye döndü. Çevirmenlik ve gazeteciliğin yanı sıra bilimsel çalışmalarını sürdürdü.
.
Butrus el-Bustani (1819-1893)  Lübnanlı Maruni Hıristiyan köyünde ailesi Dibbiye içinde Chouf Ocak 1819 da doğdu, Bir çok dil bilen, eğitimci ve aktivist, el-Bustani Ondokuzuncu yüzyılın ortalarına Beyrut merkezli nahda üyesi oldu.
Maronitler dinsel etnik grup olarak Levant(Levant veya Bilâdü’ş-Şâm, Maşrek, net olmayan coğrafi bir terim olup, tarihsel süreç içerisinde Toros Dağları’nın güneyindeki Orta Doğu’da geniş bir alanı belirtmektedir. Batı’da Akdeniz, güneyde Arabistan Çölü ve Doğu’da Mezopotamya ile sınırlanmıştır. . Onlar isimleri türetmek Süryani Hıristiyan Aziz Maron olan insanlar bölgeye göç Lübnan dağı Antakya, çekirdeğini kuran Maronit Kilisesi .http://en.wikipedia.org/wiki/Maronites
.
In traditional scholarship, the Nahda is seen as connected to the cultural shock brought on by Napoleon’s invasion of Egypt in 1798, and the reformist drive of subsequent rulers such as Muhammad Ali. However, recent scholarship has shown that the Middle Eastern and North African Renaissance was a cultural reform program that was as “autogenetic” as it was Western inspired, linked to the Ottoman Tanzimat and internal changes in political economy and communal reformations in Egypt and Syro-Lebanon.
The Egyptian nahda was articulated in purely Egyptian terms, and its participants were mostly Egyptians, and Cairo was undoubtedly the geographical center of the movement. But al-Nahda was also felt in neighboring Arab capitals, notably Beirut and Damascus. The shared language of Arabic-speaking nations ensured that the accomplishments of the movement could be quickly picked up by intellectuals in Arab countries.
.
Rifaa Rafi el-Tahtavi ( d. 1801, Tahta – ö. 1873, Mısır), Batı’ya ayak uydurma sorununa İslam çerçevesinde çözümler bulmaya çalışan Mısırlı eğitimci, yazar ve bilgin.
Mısırlı öğrencilere din dersi vermek üzere gittiği Paris’te beş yıl kaldı (1826-31). Orada Fransızca öğrendi, Fransız Doğubilimcilerle tanıştı, tarih ve coğrafya araştırmalarında bulundu. Dönüşünde çevirmenliğin yanı sıra Fransızca bir gazetenin yayın yönetmenliğini yürüttü. Kahire’de yeni açılan bir dil okulunun, ardından bir çeviri dairesinin başına getirildi (1841). Tarih, coğrafya ve askerlikle ilgili birçok kitap çevirisine katkıda bulundu. Hıdiv I. Abbas Paşa’nın Batılılaşmaya karşı tutumunun bir sonucu olarak 1848’de Hartum’a sürgün edildi. Said Paşa’nın başa geçmesinden (1854) sonra Kahire’ye döndü. Çevirmenlik ve gazeteciliğin yanı sıra bilimsel çalışmalarını sürdürdü.
.
Tahtavi toplumsal düzenin Tanrı tarafından kurulduğunu ve hükümdarın da onun temsilcisi olduğunu savunuyordu. Hükümdarın otoritesine getirilebilecek tek sınır onun vicdanının sesi olabilirdi; halk hak sahibi olmamakla birlikte, hükümdar adaletle yönetmeli ve halkının maddi refahını yükseltmeye çalışmalıydı. Halk yurttaşlık görevlerini dürüstlükle yerine getirmeli, devlet de halkı bu amaç doğrultusunda eğitmeliydi.
Tahtavi’nin modernleşme anlayışının temelinde, uyumlu bir devlet ve toplum çerçevesinde, Batı teknolojisinin yardımıyla maddi bir ilerleme sağlama düşüncesi yatar. Başlıca yapıtları arasında, Doğu-Batı arasındaki farklılıkları konu alan Talisü’l-İbriz (1834; Paris Gözlemleri, 1992), Mısır tarihiyle ilgili bir kitap olan Envar Tevfikü’l-Celil fi Ahbar Mısr ve Tevsik Beni İsmail (1868), Arapça dilbilgisi kitabı el-Tuhfetü’l-Mektebe li Takribi’l-Lugai’l-Arabiye (1869) sayılabilir.  http://tr.wikipedia.org/wiki/Rifaa_Rafi_el-Tahtavi
.
Oryantalizm, Doğu’ya ilişkin ideolojik önyargılar ve perspektiflerin hakim olduğu, düzenlenmiş (veya Doğululaştırılmış-Orientalized) yazı, vizyon ve araştırma tarzıdır.   http://tr.wikipedia.org/wiki/Oryantalizm
.
.
“”I. Abbas Hilmi Paşa (d. 1813 – ö. 1854), Ahmet Tosun Paşa’nın oğlu ve Osmanlı egemenliği döneminde Mısır valisi (1849-1854). Yönetimi sırasında yeniliklere, büyükbabası Kavalalı Mehmed Ali Paşa’nın başlattığı batılılaşmaya kararlı bir biçimde karşı çıkmıştır.””
“”Said Paşa, tam adı Mehmed Said Paşa (1822-1863), Osmanlı Devleti’nin Mısır valisi (1854-1863). Bireysel toprak mülkiyetinin gelişmesini sağlamış ve şeyhü’l-beledlerin nüfuzunu kırmıştır.
Kavalalı Mehmed Ali Paşa’nın dördüncü oğluydu. Paris’te öğrenim gördü. Batılı mali çevrelerin Mısır’daki geleneksel toprak düzeninin değiştirilmesi yönündeki baskıları üzerine, 1855’te çıkardığı bir yasayla köylülerin topraklarını erkek varislerine bırakabilmelerini sağladı. Üç yıl sonra bi başka yasayla varis olabilecek akrabaların sayısını sınırladı. Ayrıca bir tarlayı üst üste beş yıl elinde tutan ve vergisini ödeyen köylülere bu tarla üzerinde mülkiyet, satış ve ipotek hakları tanıdı. Şeyhü’l-beledlerin bir köylünün ölümünde ve belirli aralarla köy toprağını yeniden bölüştürmesi uygulamasına son verdi. Şeyhü’l-beled (Memleket Şeyhi-Şeyh-üst seviye bölgesel yönetici-; tasavvufta, kendisine bağlanan insanları tarikat kuralları içinde eğiten mutasavvıftır. Aynı zamanda Arap kültüründe üst düzey makamlara sahip olan kişilere, yaşlı kişilere, ilimli şahıslara veya kraliyet ailesine mensup şahıslara verilen bir unvandır.) lerin aracılığıyla toplanan ortak köy vergisini kaldırarak her üreticinin yalnızca kendi vergisinden sorumlu olmasına dayanan bir sistem getirdi. Şeyhü’l-beledlerin elindeki toprakların bir bölümüne el koydu ve daha önce askerlikten muaf olan oğullarını orduya aldı.
Said Paşa başka alanlarda da yenilik girişimlerinde bulundu.1861’de bir komisyon kurarak bir belediye yasası hazırlanmasını istedi. Yabancı devletlerin karşı çıkması sebebiyle bu girişimi sonuçsuz kaldı. Sudan’dan köle getirilmesini yasaklayarak köle ticaretini durdurma çabası da başarısızlığa uğradı. 1856’da bir Fransız şirketine Akdeniz’i Süveyş Kıstağı üzerinden Kızıldeniz’e bağlayacak bir kanal açma imtiyazı verdi. Osmanlıların ve İngilizlerin baskısıyla 1859’da bu projeye karşı çıktıysa da kanal inşaatı resmi bir izin olmaksızın başladı.””
.
Al-Nahda (  ALA-LC: an-Nahḍah; Arabic for “awakening” or “renaissance”) was a cultural renaissance that began in the late 19th and early 20th centuries in Egypt, then later moving to Ottoman-ruled Arabic-speaking regions including Lebanon, Syria and others. It is often regarded as a period of intellectual modernization and reform.
In the Ottoman-ruled Arabic regions, major influence and motive were the 19th century tanzimat reforms of the Ottoman Empire, which brought a constitutional order to Ottoman politics and engendered a new political class, and later the Young Turk Revolution which allowed proliferation of press and other publications.
http://en.wikipedia.org/wiki/Al-Nahda
.
.

Çeşitli Arap siyasi partiler ve hareketleri “al-Nahda” olarak isimlendirilmiştir. Arap dünyasının Osmanlı devletine baş kaldırışını organize eden taşkilat…

http://en.wikipedia.org/wiki/Al-Nahda.. Rifaa Rafi el-Tahtavi ( d. 1801, Tahta – ö. 1873, Mısır)

Rifa’a el Tahtawi
1826 Batı’ya ayak uydurma sorununa İslam çerçevesinde çözümler bulmaya çalışan Mısırlı eğitimci, yazar ve bilgin.
Mısırlı öğrencilere din dersi vermek üzere gittiği Paris’te beş yıl kaldı (1826-31). Orada Fransızca öğrendi, Fransız Doğubilimcilerle tanıştı, tarih ve coğrafya araştırmalarında bulundu. Dönüşünde çevirmenliğin yanı sıra Fransızca bir gazetenin yayın yönetmenliğini yürüttü.
1841 Kahire’de yeni açılan bir dil okulunun, ardından bir çeviri dairesinin başına getirildi (1841). Tarih, coğrafya ve askerlikle ilgili birçok kitap çevirisine katkıda bulundu. Hıdiv I. Abbas Paşa’nın Batılılaşmaya karşı tutumunun bir sonucu olarak 1848’de Hartum’a sürgün edildi.
1854 Said Paşa’nın başa geçmesinden (1854) sonra Kahire’ye döndü. Çevirmenlik ve gazeteciliğin yanı sıra bilimsel çalışmalarını sürdürdü..

.
Butrus el-Bustani
(1819-1893) bir doğdu Lübnanlı Maruni Hıristiyan köyünde ailesi Dibbiye içinde Chouf Ocak 1819 Bir çok dil bilen, eğitimci ve aktivist olarak, bölge, el-Bustani nahda bir tour de force oldu Ondokuzuncu yüzyılın ortalarına Beyrut merkezli.

Maronitler dinsel etnik grup olarak Levant(Levant veya Bilâdü’ş-Şâm, Maşrek, net olmayan coğrafi bir terim olup, tarihsel süreç içerisinde Toros Dağları’nın güneyindeki Orta Doğu’da geniş bir alanı belirtmektedir.
Batı’da Akdeniz, güneyde Arabistan Çölü ve Doğu’da Mezopotamya ile sınırlanmıştır. .
Onlar isimleri türetmek Süryani Hıristiyan Aziz Maron olan insanlar bölgeye göç Lübnan dağı Antakya, çekirdeğini kuran Maronit Kilisesi .http://en.wikipedia.org/wiki/Maronites

.
In traditional scholarship, the Nahda is seen as connected to the cultural shock brought on by Napoleon’s invasion of Egypt in 1798, and the reformist drive of subsequent rulers such as Muhammad Ali. However, recent scholarship has shown that the Middle Eastern and North African Renaissance was a cultural reform program that was as “autogenetic” as it was Western inspired, linked to the Ottoman Tanzimat and internal changes in political economy and communal reformations in Egypt and Syro-Lebanon.
The Egyptian nahda was articulated in purely Egyptian terms, and its participants were mostly Egyptians, and Cairo was undoubtedly the geographical center of the movement. But al-Nahda was also felt in neighboring Arab capitals, notably Beirut and Damascus. The shared language of Arabic-speaking nations ensured that the accomplishments of the movement could be quickly picked up by intellectuals in Arab countries.. Rifaa Rafi el-Tahtavi ( d. 1801, Tahta – ö. 1873, Mısır), Batı’ya ayak uydurma sorununa İslam çerçevesinde çözümler bulmaya çalışan Mısırlı eğitimci, yazar ve bilgin.
Mısırlı öğrencilere din dersi vermek üzere gittiği Paris’te beş yıl kaldı (1826-31). Orada Fransızca öğrendi, Fransız Doğubilimcilerle tanıştı, tarih ve coğrafya araştırmalarında bulundu. Dönüşünde çevirmenliğin yanı sıra Fransızca bir gazetenin yayın yönetmenliğini yürüttü. Kahire’de yeni açılan bir dil okulunun, ardından bir çeviri dairesinin başına getirildi (1841). Tarih, coğrafya ve askerlikle ilgili birçok kitap çevirisine katkıda bulundu. Hıdiv I. Abbas Paşa’nın Batılılaşmaya karşı tutumunun bir sonucu olarak 1848’de Hartum’a sürgün edildi. Said Paşa’nın başa geçmesinden (1854) sonra Kahire’ye döndü. Çevirmenlik ve gazeteciliğin yanı sıra bilimsel çalışmalarını sürdürdü.. Tahtavi toplumsal düzenin Tanrı tarafından kurulduğunu ve hükümdarın da onun temsilcisi olduğunu savunuyordu. Hükümdarın otoritesine getirilebilecek tek sınır onun vicdanının sesi olabilirdi; halk hak sahibi olmamakla birlikte, hükümdar adaletle yönetmeli ve halkının maddi refahını yükseltmeye çalışmalıydı. Halk yurttaşlık görevlerini dürüstlükle yerine getirmeli, devlet de halkı bu amaç doğrultusunda eğitmeliydi.
Tahtavi’nin modernleşme anlayışının temelinde, uyumlu bir devlet ve toplum çerçevesinde, Batı teknolojisinin yardımıyla maddi bir ilerleme sağlama düşüncesi yatar. Başlıca yapıtları arasında, Doğu-Batı arasındaki farklılıkları konu alan Talisü’l-İbriz (1834; Paris Gözlemleri, 1992), Mısır tarihiyle ilgili bir kitap olan Envar Tevfikü’l-Celil fi Ahbar Mısr ve Tevsik Beni İsmail (1868), Arapça dilbilgisi kitabı el-Tuhfetü’l-Mektebe li Takribi’l-Lugai’l-Arabiye (1869) sayılabilir.  http://tr.wikipedia.org/wiki/Rifaa_Rafi_el-Tahtavi.Oryantalizm, Doğu’ya ilişkin ideolojik önyargılar ve perspektiflerin hakim olduğu, düzenlenmiş (veya Doğululaştırılmış-Orientalized) yazı, vizyon ve araştırma tarzıdır.   http://tr.wikipedia.org/wiki/Oryantalizm..
“”I. Abbas Hilmi Paşa (d. 1813 – ö. 1854), Ahmet Tosun Paşa’nın oğlu ve Osmanlı egemenliği döneminde Mısır valisi (1849-1854). Yönetimi sırasında yeniliklere, büyükbabası Kavalalı Mehmed Ali Paşa’nın başlattığı batılılaşmaya kararlı bir biçimde karşı çıkmıştır.””
“”Said Paşa, tam adı Mehmed Said Paşa (1822-1863), Osmanlı Devleti’nin Mısır valisi (1854-1863). Bireysel toprak mülkiyetinin gelişmesini sağlamış ve şeyhü’l-beledlerin nüfuzunu kırmıştır.
Kavalalı Mehmed Ali Paşa’nın dördüncü oğluydu. Paris’te öğrenim gördü. Batılı mali çevrelerin Mısır’daki geleneksel toprak düzeninin değiştirilmesi yönündeki baskıları üzerine, 1855’te çıkardığı bir yasayla köylülerin topraklarını erkek varislerine bırakabilmelerini sağladı. Üç yıl sonra bi başka yasayla varis olabilecek akrabaların sayısını sınırladı. Ayrıca bir tarlayı üst üste beş yıl elinde tutan ve vergisini ödeyen köylülere bu tarla üzerinde mülkiyet, satış ve ipotek hakları tanıdı. Şeyhü’l-beledlerin bir köylünün ölümünde ve belirli aralarla köy toprağını yeniden bölüştürmesi uygulamasına son verdi. Şeyhü’l-beled (Memleket Şeyhi-Şeyh-üst seviye bölgesel yönetici-; tasavvufta, kendisine bağlanan insanları tarikat kuralları içinde eğiten mutasavvıftır. Aynı zamanda Arap kültüründe üst düzey makamlara sahip olan kişilere, yaşlı kişilere, ilimli şahıslara veya kraliyet ailesine mensup şahıslara verilen bir unvandır.) lerin aracılığıyla toplanan ortak köy vergisini kaldırarak her üreticinin yalnızca kendi vergisinden sorumlu olmasına dayanan bir sistem getirdi. Şeyhü’l-beledlerin elindeki toprakların bir bölümüne el koydu ve daha önce askerlikten muaf olan oğullarını orduya aldı.
Said Paşa başka alanlarda da yenilik girişimlerinde bulundu.1861’de bir komisyon kurarak bir belediye yasası hazırlanmasını istedi. Yabancı devletlerin karşı çıkması sebebiyle bu girişimi sonuçsuz kaldı. Sudan’dan köle getirilmesini yasaklayarak köle ticaretini durdurma çabası da başarısızlığa uğradı. 1856’da bir Fransız şirketine Akdeniz’i Süveyş Kıstağı üzerinden Kızıldeniz’e bağlayacak bir kanal açma imtiyazı verdi. Osmanlıların ve İngilizlerin baskısıyla 1859’da bu projeye karşı çıktıysa da kanal inşaatı resmi bir izin olmaksızın başladı.

“”.Al-Nahda (  ALA-LC: an-Nahḍah; Arabic for “awakening” or “renaissance”) was a cultural renaissance that began in the late 19th and early 20th centuries in Egypt, then later moving to Ottoman-ruled Arabic-speaking regions including Lebanon, Syria and others. It is often regarded as a period of intellectual modernization and reform.In the Ottoman-ruled Arabic regions, major influence and motive were the 19th century tanzimat reforms of the Ottoman Empire, which brought a constitutional order to Ottoman politics and engendered a new political class, and later the Young Turk Revolution which allowed proliferation of press and other publications. http://en.wikipedia.org/wiki/Al-Nahda..

Bu yazıda al Nahda hareketi’nin Osmanlı topraklarında milliyetçilik hareketi’nin oluşturulduğunu belgelemektedir, tepki olarak Osmanlı’da milliyetçiliği oluşturduğunu bildirmektedir.

.

G ünümüzde bu hareketler halen devam etmektedir , Arap ve  Müslüman coğrafyasında yöneticiler bahane edilerek çok büyük savaşlar oluşturulmuştur..”Arap baharı”  gibi farklı  ifadeler kullanılmaktadır..halbuki bu yöneticiler Osmanlı’yı yıkmak için  Batı devletlerinin oluşturduğu yönetimlerin liderleridir..

.

.

ABDÜLHAMİT DEVRİ-GAZETELERİ VE DEVRİN SİYASİ TABLOSU 

.

Bu harita Osmanlı’nın hangi hareketlerle yıkıldığının  göstergesidir, sadece mısır bölgesinde 38 gazete çıkarılmaktadır ve bu gazeteler Kuzey Afrika ve Orta doğu – Arap yarımadası bölgesindeki hareketlerin denetleyicisidir..

.

Osmanlı’nın topraklarındaki bilgi ağı Fransız postaneler 1812-1923

.

Bu devir OSMANLI’NIN “VAR OLMA VE YOK OLMA MÜCADELESİ’NİN EN YÜKSEK HARAKETİ”NİN OLDUĞU DÖNEMDİR

Mühim not; bu haraket Suriye’de oluşturulan savaş sonucu Türkiye’ye yerleştirilen Suriye vatandaşları Türkiye’de  el Nahda okulları açmaktadırlar…

İstanbulda al Nahda Rönesans okulu .

.

İstanbul al Nahda okul tamgası

Nahda okulları her ülkede farklı şekilde işaret kullanmaktadır.

 

.

Arap Yarımadasında 1000 yıllık yakın Türk tarihi…

Arap Yarımadasında 1000 yıllık yakın Türk tarihi…

Bu harita Arap yarımadasının siyasi değişiminin haritasıdır…

.

Türkiye’yi Sekiz Eyalete Bölelim ! İşte O Yazı …

https://ensonneleroldu.org/turkiyeyi-sekiz-eyalete-bolelim-iste-o-yazi/

Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanlığı yapmış emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, bir televizyon programında, “Türkiye hakkında, İngiltere’de, Chatham House bünyesinde, ‘federasyon mu olsun konfederasyon mu?’ tartışmaları yapılıyor” dedi.

2010 yılında Adalet Bakanlığı Müsteşarı ve beraberindeki sekiz hâkim ve savcı ABD Adalet Bakanlığı’nın davetlisi olarak önce Washington sonra da Colarado ve Arizona gibi bazı eyaletleri dolaşmış, eyalet sistemini incelemişti. Bir haftalık gezinin masrafları da Amerikan Adalet Bakanlığı’ndan karşılanmıştı.

.

.

.

.

.

 

Hakkında admin

İlginize teşekkürler


kepekler-ilicasi-camurda-ve-70-derece-isida-yasiyan-baliklari

Bilinmeyen tarihin sıcak iklimi ILICA da hayat.

  Balıkesir, Susurluk, Ilıca boğazı  ılıcası antik dönemden itibaren insanlığın kullandığı bir sıcak çamur banyosudur, …


belkiz-kizikos-lidya-kurt-donuna-burunmus-tamgali-altin-para

Mysia Kyzikos-Erdek Belkıs yönetim şehrinde paralarda tarih ve tamgalar

Kyzikos, günümüz Marmara Bölgesi’nde Balıkesir İli sınırları içinde, Marmara Denizi kıyısında, çok eski adı Arteka …

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


CAPTCHA (Şahıs Denetim Kodu) Resmi

 


*


Hakkında antikor