Iliaș Colceag – Kolçak Paşa 1710 – 1743 ve Alexander Kolchak-Amiral Kolçak 1874-1920

Osmanlı ve Rus İmparatorluğu’nda Moldovyalı bir paralı asker ve askeri komutan aile.
.
Iliaș Colceag – Kolçak Paşa, Osmanlı ordusuna girdi ve ilk olarak Bosna’da görevlendirildi. Burada İslam’a geçti ve Hüseyin’in adını aldı .
1710-1711 Rus-Türk Savaşı sırasında bölükbaşı terfi ederek kendini fark ettirdi .
1717’de Sultan III. Ahmed ona paşa unvanını verdi ve onu Hotin Kalesi’nin komutanı olarak adlandırdı. Colceag bu görevi 22 yıl sürdürdü. Türk tarih yazımında Kolçak-Paşa olarak da bilinir.
1734’te (diğer kaynaklara göre 1736), kısa bir süre vezir atandı.
1735-1739 Rus-Türk Savaşı sırasında Kolçak-Colceag Moldavya cephesinin Osmanlı silahlı kuvvetleri komutanlığına atandı. Ana savaşlar öncelikle Kırım Yarımadası’nda yapıldığı için önemli bir eylem görmedi.
1738’de ana düşmanlıklar Güney Bölgesine taşındığında, Osmanlı ordusunun komutanlığı Veli-Paşa tarafından üstlenilirken Colceag, Hotin Kalesi’nin komutanlığını sürdürdü.
Stavuchany Savaşı’nda Türkleri yendikten sonra Rus General Burkhard Christoph von Münnich, Hotin Kalesi’ni kuşattı. Colceag’ın 60.000’den fazla güçlü Rus ordusuyla yüzleşmesi için sadece 900 askeri vardı. General von Münnich, Colceag’a onurlu teslim olma koşulları sundu.
19 Ağustos 1739’da Kolçak Paşa teslim oldu .
Colceag ve oğlu Mahmet-bey Saint Petersburg’a götürüldü ve orada savaş esiri olarak kaldı .
15 Şubat 1740’ta Rusya İmparatoriçesi Anna tarafından serbest bırakıldılar. Barış anlaşması imzalandıktan sonra Colceag İstanbul’a dönmeye karar verdi.
Yolda, I. Sultan Mahmud’un, Hıdım’ın bir ihanet eylemi olarak teslim edilmesini göz önüne alarak onu başından çıkarmaya karar verdiği konusunda bilgilendirildi.
1743’te öldüğü Tomytomierz’e yerleşti .
.
Oğlu Rus hizmetine girdi ve Ortodoks Hıristiyanlığa döndü.
Rusya İmparatoriçesi Elizabeth döneminde Kolçak ailesi aristokrat statüye kavuştu ve toprak sahibi oldu.
Colceag’ın soyundan gelenlerin çoğu askeri kariyerleri izledi.
Colceag’ın torunlarının en ünlüsü Amiral Alexander Kolchak’tır .
.
.
Alexander Kolchak-Amiral Kolçak
1874 yılında Sankt-Peterburg’da askeri bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Soyadı Türkçe olan Kolçak’ın atası Hotin’de kale komutanı bir Türk tebalı idi ve torunları daha sonraları Rusya’ya göç etmişti.
Babası Sivastopol emekli bir deniz topçu generaliydi.
1854-55 yılları arasında Kırım Savaşında savaşmış daha sonra Sankt Petersburg’da mühendislik yapmaya başlamıştır.
Kolçak, ailesinden gelen telkine göre deniz subayı olacak şekilde eğitim alır.
1894 yılında Deniz Harp Okulundan mezun olur. Çok geçmeden Vladivostok’a tayini çıkar.
1895 – 1899 yılları arasında burada görev yapar.
1899 yılında Kronstadt Üssüne gelir.

Kuzey Kutup seferi
1900 yılında hidrolog olarak Zarya (Rusçası: Заря, Şafak) gemisine tayin edilir ve Eduard Toll liderliğindeki Kuzey Kutup seferine katılır.
1902 Oldukça büyük sıkıntılar atlattıktan sonra Aralık 1902’de Rusya’ya geri dönebilir. Ancak seferin lideri ve Eduard Toll ile üç arkadaşı gemiden ayrılarak kuzeye gitmiş ve kaybolmuşlardır. Kolçak iki kez daha Kuzey Kutup seferine katılır ve bu alanda uzmanlaşır. Katıldığı bilimsel seferlerden dolayı Rus Coğrafya Derneği tarafından ödüllendirilecektir.

Port Artur’da
1904 Rus-Japon Savaşı başladığında Mart 1904’te Port Artur’a gönderilir. Askold isimli kruvazörde görev yapar, sonrasında ise Serdityi muhribine komuta eder. Japon gemilerine karşı mayınlama işlemini başarıyla gerçekleştirerek Japon kruvazörü Takasago’nun batmasına yol açar. Bu başarısından dolayı Aziz Anna Nişanına (4. sınıf) layık görülür. Port Artur limanına Japon ablukası sıkılaşınca deniz topçu batarya komutanlığına getirilir. Muhasara sırasında yaralanır ve şehrin düşmesinden Japonlara esir düşer. Nagasaki’deki esir kampına götürülür, sağlık durumu kötü olduğu için savaşın bitmesinden önce Ruslara iade edilir.
Nisan 1905’te Sankt Petersburg’a döner. Bilimler Akademisinde kutup seferlerinde elde edilen bulgular üzerinde çalışmaya başlar. Bilimsel eseri olan Kara ve Sibirya Denizleri Buzulları makalesi Rus İmparatorluk Bilimler Akademisi yayınlarından basılır ve döneminde konuyla ilgili yazılan en yetkin eserler arasında değerlendirilir. Bu dönemde Kolçak savaş sonrasında neredeyse tamamen tahrip edilen Rus donanmasının yeniden yapılandırılmasında görev alır.
1906 yılından itibaren Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanlığında görev yaptıktan sonra I. Dünya Savaşının çıkmasıyla beraber Baltık Donanması emrine girer.

I. Dünya Savaşı
Almanya İmparatorluğu ile ilan edilen savaş hali Rus Baltık Donanmasını hazırlıksız yakalamaz. Donanmanın bayrak gemisi Pogranichnik’de görev yapan Kolçak, özellikle Riga Körfezinin mayınlanması görevini üstlenir. Sadece savunmada kalınmasını onaylamayan Amiral Essen, Kolçak’dan Alman deniz üslerine karşı bir saldırı planı hazırlamasını emreder.
1914 -15 Kış aylarında Rus muhripleri ve kruvazörleri çok tehlikeli gece operasyonlarında Kiel ve Danzig gibi önemli alman limanlarına yaklaşarak liman girişlerini mayınlamaya çalışır.
Ağustos 1916’da koramiralliğe terfi edilir. Bu rütbeyi alan en genç subay unvanını alarak Oramiral Andrey Eberhardt’ın yerine Karadeniz Donanmasının başına geçer. Kolçak’ın başlıca görevi Osmanlı İmparatorluğuna karşı General Nikolay Yudeniç komutasında düzenlenen seferi desteklemekti.
Aynı zamanda bölgede bulunan Alman denizaltı faaliyetine karşı da önlem alan Kolçak, Boğazların işgaliyle ilgili bir plan da hazırlamıştır. Kolçak, Karadeniz’de çok sayıda Osmanlı gemisi batırmış ve özellikle Zonguldak ile İstanbul arasındaki kömür ikmal seferlerine engel olarak büyük sıkıntı yaşanmasına neden olmuştur.
1916 yılındaki Trabzon harekâtına destek vermiş ve şehrin alınmasında yararlılık göstermiştir.
Kolçak döneminde Karadeniz Donanmasında bir facia da yaşanmıştır. 7 ekim 1916 günü Sivastopol limanında demirli bulunan Rus dreadnoughtu İmparatoriçe Maria patlayarak batar. Patlamanın sebebi tespit edilememiştir.
1917 yılındaki Şubat Devrimi ile birlikte Çarlık rejimi devrilince Karadeniz Donanması siyasi kaos ortamına düşer.
Kolçak Haziran ayında donanma komutanlığından alındıktan sonra Sankt-Peterburg’a gider. Şehre geldiğinde Geçici Hükûmet toplantısına davet edilir. Burada Rus silahlı kuvvetlerinin içinde bulunduğu durumu ve moralsizliğini anlatır.
Ona göre ülkeyi kurtarmanın tek yolu yeniden disiplini tesis etmek ve orduda ölüm cezasını yeniden işler hale getirmektir. Bu dönemde çok sayıda muhafazakâr yayın ve örgüt ondan gelecekteki diktatör olarak bahseden haberler yapmıştır. Bolşeviklere karşı ortaya çıkan çok sayıda irili ufaklı gizli örgüt Kolçak’dan liderleri olmasını isteyecektir.
Bu şekildeki haberleri kendi iktidarı için tehdit olarak algılayan Geçici Hükûmet Savaş Bakanı Aleksandr Kerenski, Kolçak’ı uzaklaştırmak için askeri bir görevle ABD’ye gönderir.
19 Ağustos 1917’de Kolçak ve beraberindeki subaylar Petrograd’dan ayrılarak önce İngiltere, sonra da ABD’ye gitmek üzere yola çıkarlar.
ABD ziyareti verimsiz geçer çünkü Kolçak ABD’ye vardığında artık Boğazlar burada ilgi çekmeyen bir konu hâline gelmiştir.
Kolçak ABD’de bazı askeri temaslardan sonra Japonya üzerinden Rusya’ya dönmeye karar verir.

Rusya İç Savaşı
1981 Kolçak, Bolşevikler Ekim Devrimi ile iktidarı aldıkları sırada Japonya ve Mançurya’dadır. Geçici Hükûmet taraftarı olan Vladivostok’a vardığında 1918 yılına gelinmiştir. İtilaf Devletlerinin Almanya İmparatorluğuna karşı verdiği savaşın haklı bir savaş olduğunu düşünen Kolçak, Bolşeviklerin devrilerek I. Dünya Savaşına devam edilmesini savunan Geçici Hükûmetin yeniden iktidara gelmesini savunur. Bu yönde İngiliz temsilcilerle ve İngiltere askeri misyon şefi General Alfred Knox ile görüşür. İngiltere, Kolçak’ın Bolşevikleri devirebilecek ve Rusya’nın yeniden savaşa dahil olmasını sağlayabilecek bir önder olduğunu düşünerek ona destek vermeye karar verirler. Omsk’a dönen Kolçak artık iyice şiddetlenmiş olan Rus İç Savaşındaki Beyaz Ordu saflarına katılır. Sibirya Bölgesel Hükûmetine katılan Kolçak, hükûmet üyeleri tarafından sadece prestijli bir isim olduğu ve İngilizlerle iyi ilişkilerinden dolayı kapsanmıştır.
Kasım 1918’de Bolşevik karşıtları arasındaki çelişkiler su yüzüne çıkmaya başlamış ve Komuch yönetimi devrilmiştir. Kolçak Omsk’dan 16 Kasım günü döner.
Darbeyi yapan askeri personel Kolçak’dan iktidarı almasını isterlerse de Kolçak onları reddeder.
18 Kasım günü Komuch’un SR üyesi bileşenleri Ataman Krasilnikov komutasındaki Kazaklar tarafından tutuklanır. Komuch’un SR üyesi olmayan üyeleri oybirliğiyle Kolçak’ın diktatörlük yetkileriyle başa geçmesini isterler. Kolçak Yüksek Yönetici (Rusçası: Verkhovnyi Pravitel) olarak başa geçer ve kendisini oramiralliğe terfi ettirir. Tutuklanan SR yöneticiler Sibirya’dan ülke dışına atılır ve sonunda Avrupa’ya giderler. İktidarı alan Kolçak, Bolşevizmi yenmenin esas amacı olduğunu ve Rus halkının istediği yönetimi seçmeye karar verebilmesi için öncelikle Bolşeviklerin yenilmesi gerektiğini açıklar. Rusya’da bulunan SR liderleri Kolçak darbesini kınarlar ve Kolçak’ın öldürülmesi gerektiğini belirten açıklamalar yayınlayarak halkı ayaklanmaya teşvik ederler.
22 Aralık 1918 günü Omsk’da SR üyelerinin öncülüğünde başlayan ayaklanma Kazaklar ve bölgedeki Çekoslovak Lejyonu tarafından kolaylıkla bastırılacak ve 500’e yakın SR üye ve sempatizanı derhal öldürülecektir.
Ocak 1919’da SR Merkez Komitesi Bolşevik iktidarını tanıyacak ve üyelerine Kızılordu’ya katılma çağrısı yapacaktır. VtsIK da Bolşevik karşıtı eylemlerde bulunmamış SR üyelerine yasal haklarını iade edecektir.
Kolçak iktidarında sert diktatörce kararlar alacaktır. Siyasi rakiplerini hapse attıracak, Şubat Devriminden sonra çalıştıklara fabrikaların yönetimini alan işçileri uzaklaştıracaktır. Fabrikaları eski patronlarına geri verecek, sendikaları kapatacak ve Sovyet organlarını tasfiye edecek, komünistleri tutuklayacaktır. Rusya’nın dış borçlarını kabul etmekte ve bu şekilde İtilaf Devletlerinin desteğini sağlama alacağını düşünmektedir. Güçlü bir orduya ihtiyacı olduğunun bilincindedir. Israrla siyasi bir yöneliminin olmadığını ve tek amacının Bolşevikleri yenmek olduğunu açıklasa da icraatları patron tarafında ve monarşiye dönüş yanlısı olarak değerlendirilebilmektedir. Monarşiye özlemi uyguladığı tarımsal yasalarla açıkça görülebilmektedir. Kolçak Çarlık rejimindeki toprak kanunlarını geri getirmiş ve büyük toprak sahiplerinin haklarını yeniden tesis etmiştir.
1917 yılındaki Şubat Devriminden beri büyük bir siyasi gelişkinlik ve örgütlülük içinde Rus işçileri ve yoksul köylüleri bu uygulamalara karşı ayaklanmıştır. Kolçak bu ayaklanmaları büyük bir şiddetle bastırmış ve sadece Ekaterinburg’da 25 bin kişi öldürülmüştür.
Mart 1916’da Kolçak bir generaline yerel ayaklanmaların bastırılması için Japonların Amur bölgesinde uyguladığı sistematik katliam taktiğini önermiş ve Japonları övmüştür. Bu dönemde Kolçak askerlerinin top ateşiyle köyleri haritadan sildiği, kitlesel kırbaç uygulamasıyla halka işkence ettiği ve sayısız isyancının kurşuna dizildiği Menşevik gazetesi Vsegda Vperied’de iddia edilir.
Kolçak’ın karşı-devrimci uygulamaları daha Kızılordu birlikleri bölgeye gelmeden kırsalda askerlerinin yenilgi alarak iktidarının sarsılmasına yol açar.
1919 yaz aylarında Altay ve Yenisey bölgesinde 25 bin kişilik Sibirya Köylü Kızılordusu ve partizan birlikleri toplamı 100 bin kişiye ulaşacak ve Kolçak egemenliğini sarsacaktır.
Şubat 1920’ye gelindiğinde amur bölgesinde 20 bin partizan Bolşevik iktidarını yeniden tesis etmiştir.
İngiliz tarihçi Edward Halett Carr ise Kolçak, Yudeniç, Denikin ve Wrangel’in askeri harekâtlarının muazzam büyüklükte trajik hatalar olarak tanımlar.
.
1918 Kolçak komutasındaki Beyaz Ordular ilk başlarda başarı kazanacaktır. Kolçak kara savaşında tecrübesiz olduğu için komutayı D.A. Lebedev, Paul J. Bubnar ve kurmay ekibine bırakmıştır. Anatoly Pepelyayev komutasındaki Beyaz Ordu ve Radola Gajda komutasındaki Çekoslovak Lejyonu Aralık 1918’de Perm’i ele geçirir. Plana göre Gajda Arhangelsk’i alacak ve Ufa ele geçirilecek, Ataman Dutov komutasındaki Kazaklar Samara ve Saratov’u alacaktı. Kolçak 95 bin Kızılordu askerine karşı 100 bin askerle savaşacaktır. Ayrıca İngiliz General Knox da Kolçak ordusuna silah ve mühimmat desteği sağlar.
Beyaz Ordu Mart 1919’da Ufa’yı alacak ve İdil Nehri üzerindeki Kazan ve Samara’ya doğru ilerleyecektir. Yeni oluşturulan ve deneyimsiz Kızılordu geri çekilecek ve zaman kazanacaktır. Nisan ayıyla beraber çok geniş arazileri alan Beyaz Ordu hatları arasında iaşe ve mühimmat sıkıntısı baş gösterecek, yorgun askerler karşılarında sayıları artmış ve deneyimli Kızılordu’yu bulacaklardır.
.
Kolçak olası müttefikleriyle de sorunlar yaşar. Çekoslovak Lejyonu bölgede bulunsa da yeni komutanları Maurice Janin SR yanlısıdır ve Kolçak’ı İngilizlerin elinde bir kukla olarak görerek destek vermez. Kendi planlarını yürürlüğe koyarak bölgede işgal hayalleri kuran Japonlarla da arası iyi değildir. Japonlar bölgede Rusya’dan koparacakları ve bağımsızlığını ilan edecekleri bir sömürge hayallerine Kolçak’ın onay vermeyeceğinden hareketle Kazaklarla işbirliği yapmaktadırlar. Bölgede bulunan Bolşevik karşıtlarından 7 bin askere sahip ABD ordusu komutanı General William Graves ise Kolçak’ı monarşi yanlısı bir otokrat olarak gördüğü için sevmemekte ve desteklememektedir.

Yenilgi ve ölüm
1919 Kızılordu yeniden örgütlenip saldırıya geçtiğinde Kolçak’ın elindeki topraklar hızla erir.
1919 yılından itibaren gerilemeye başlar ve egemenliği altındaki bölgelerde isyanlar patlak verir.
Kızılordu saldırıları Nisan 1919’da şiddetlenecek ve çok kanlı çarpışmalar yaşanacaktır.
Ufa 9 Haziran günü Kızılordu’nun eline geçer ve Mihail Tuhaçevski komutasındaki Bolşevik kuvvetler Beyaz Ordu hatlarını yarar. Ural Dağlarını aşan Kızılordu hızla ilerler ve Beyaz Ordu çember içine alınmamak için geri çekilir. Çelyabinsk 25 Temmuzda düşer. Beyaz Ordu Tobol ve Ishim Nehri kıyılarında Bolşevikleri durdurmayı başarırlar. Burada Ekim ayına kadar cephe değişmez ancak Beyaz Ordu sürekli kan kaybetmekte ve yedekler gelmemektedir. Sürekli sayısı artan Kızılordu ise Beyaz Ordu saflarını dövmektedir. Hat Kasım ayında yeniden yarılır ve Beyaz Ordu Omsk’a düzensiz bir şekilde geri çekilir. Kızılordu yeniden toplanıp güney cephesindeki Denikin’e saldırmak için hazırlıklara başlar.
Kolçak başka cephelerden de sıkıştırılmaktadır. Yerel muhalifler ona cephe alırken, İtilaf Devletleri verdikleri desteği geri çekmektedir. Kolçak’ı destekleyen İngilizler bile artık diğer Beyaz Ordu komutanı Denikin’den medet ummaktadır. Çekoslovak Lejyonunun eski komutanı Gajda, Kolçak’a başkaldırsa da isyanı bastırılır. Omsk 14 Kasımda direniş göstermeden Kızılordu tarafından alınır. Şehirde büyük miktarda cephanenin yanı sıra 50 bin Beyaz Ordu askeri ve 10 general ele geçirilir.
1920 Kolçak Omsk’dan 13 Kasımda kaçarak Irkutsk’a doğru yola çıkmıştır. Çekoslovak Lejyonunun kontrolündeki Sibirya tren hattında ilerlerken treni lejyon tarafından durdurulur. Bu sırada Irkutsk’un artık Bolşeviklerin müttefiki olan SR’ların da aralarında bulunduğu sosyalistlerin eline geçtiğin ve ilerlemesine izin verilmediğini öğrenince 4 Ocak 1920 günü görevlerinden istifa ettiğini açıklar. Görevi Denikin’e, kendisine bağlı olan ve Irkutsk’da bulunan silahlı kuvvetlerinin komutasını da Ataman Semyonov’a bıraktığını ilan eder.
Çekoslovak Lejyonu, Kolçak’ın Irkutsk’daki İngiliz askeri temsilciliğinin korumasına güvenli bir şekilde geçmesi yönünde pazarlık ettiği bilinmektedir. Ancak Çekoslovak Lejyonu Bolşeviklerle temas hâlindedir. Vladivostok’dan ayrılarak artık yeni bağımsızlığını ilan etmiş anavatanlarına geri dönmek için pazarlıklarda Kolçak ve Çarlık altınlarına karşı Bolşeviklerden ülkeden ayrılma izni alırlar.
Kolçak 14 Ocak 1920 günü Irkutsk’daki solcu yönetime verilecek, yönetim de iktidarı Bolşeviklere devredince Kolçak azılı düşmanlarının eline geçecektir.
Kolçak 21 Ocak – 6 Şubat 1920 tarihleri arasında sorgulanacak ve Moskova’dan gelen emirlerin aksine derhal kurşuna dizilecektir. Beyaz Ordu birlikleri Kolçak’ın idamını haber alınca geriye çekilmeye başlayacak ve Büyük Sibirya Buz Yürüyüşü olarak adlandırılacak kaçış başlayacaktır.
Kızılordu Irkutsk’a resmen 7 Mart 1920’de girecek ve ancak o tarihte Kolçak’ın resmî ölüm haberi yayınlanacaktır.
.
Amiral Kolçak, iktidarı aldığı süreden ölümüne kadar geçen süre içinde başarılı bir yönetici olamamıştır.
İngiltere’den olağanüstü bir destek alsa da hiçbir İtilaf Devleti ülkesi tarafından resmen tanınmamıştır.
Bölgedeki Bolşevik karşıtı en disiplinli ve en güçlü silahlı birlik olan Çekoslovak Lejyonu ile ilişkileri sürekli gergin olmuş, bu kuvvetten faydalanamamıştır. Kendisini monarşi yanlısı gördüğü için desteklemeyen ABD askeri birliklerinin komutanı General Graves’den de askeri yardım görmemiştir.
.
Sovyet iktidarı döneminde vatan haini konumunda olan Kolçak, Sovyetler Birliğinin dağılmasından sonra yeniden keşfedilmiştir. Kendisini vatanını kurtarmaya çalışan bir lider olarak gören çevreler Kolçak’ın itibarının iade edilmesi için açılan davalar
1999 yılında Bölge Askeri Mahkemesi
2001 yılında Rusya Federasyonu Yüksek Mahkemesi tarafından reddedilmiştir.
Buna rağmen Kolçak’ı anmak için Sovyet gazileri ve komünistlerin muhalefetine rağmen yapılan heykeller:
2002 yılında Sankt Petersburg’da,
2004 yılında da Irkutsk’da.
Ayrıca adının verildiği bir ada da bulunmaktadır.
.
.

OSMANLI PAŞASININ OĞLU, AMİRAL KOLÇAK VE PUTİN’İN AMERİKA’DAN GERİ İSTEDİĞİ KİME AİT OLDUĞU BİLİNMEYEN ASYA’DAKİ 500 TON ALTININ SEYİR DEFTERİ

OSMANLI PAŞASININ OĞLU, AMİRAL KOLÇAK VE PUTİN’İN AMERİKA’DAN GERİ İSTEDİĞİ KİME AİT OLDUĞU BİLİNMEYEN ASYA’DAKİ 500 TON ALTININ SEYİR DEFTERİ

.

1. Dünya Savaşı, Karadeniz Osmanlı-Rus Deniz Savaşları – TRABZON HAREKATI 1914-1918 ve 5 Dilli Antlaşma

1. Dünya Savaşı, Karadeniz Osmanlı-Rus Deniz Savaşları – TRABZON HAREKATI 1914-1918 ve 5 Dilli Antlaşma

.

.
.
.
.

Hakkında Türk Bilimi