İznik Medresesi ve Tabiatın enerji ile gelişim varlığını açıklayan Kayserili alim DAVUDİ KAYSERİ 1350

.
Sufi metafiziği başlıca vahdet (birlik) düşüncesi etrafında gelişmiştir.
Öyle ki varlık bir “Mutlak Varlık” ve O’nun aynada yansımalarından oluşan görüntülerden ibarettir.
Bu anlayışı açıklayan iki farklı ifade biçimi kullanılır;
Vahdet-i vücud (Varlık birliği)
Vahdet-i şuhut (Görünenlerin birliği)
.
Dâvûd-i Kayserî, Osmanlı devletinin kuruluş döneminde yaşamış mutasavvıf, filozof ve yazar 1260 Kayseri-1350 İznik.
İlk Osmanlı medreselerinin kurucusu, başmüderrisidir.
Muhyiddin Arabi’nin Vahdet-i Vücud denilen sufi öğretisinin Osmanlı İmparatorluğu’ndaki ilk temsilcilerinden ve yorumcularından birisidir.
.
Onun ancak son asırda çözülen astrofizik ilminde çok dikkate değer görüşler ortaya koyduğu bilinmektedir.
“Tabiatın enerjiden meydana geldiği” görüşünü savunan ilk kişi odur.
.
Dâvûd-i Kayserî’nin düşünce sisteminde metafizik ve fizikî açıdan suyun özel bir yeri vardır.
Rahmânî nefes (en-nefesü’r-rahmânî), küllî madde (el-heyûle’l-külliyye), asıl cevher (el-cevherü’l-aslî) olarak nitelediği su, hayat sırrının kendi içinde eridiği temel bir unsurdur; su hayatın sırrıdır, “Canlı olan her şeyi sudan yarattık” (el-Enbiyâ 21/30)
Su bir yandan ilâhî bilgiyi ve hayatı temsil ederken aynı zamanda bunların yansıması olan tabiat hayatının kendisi, onun sırrının temelidir. Su yaratıcı ve üretici bir unsurdur.
.
Kayseri, Vahdet-i Vücud’u felsefi bir dille izah etmeye çalışanların başında gelmektedir.
Hocası yine bir Vahdet-i Vücud savunucusu ve Fusus yorumcusu olan Kaşanidir.
Kendisinin bu alandaki eserleri Arabi’nin eserlerinin yorumu olmakla birlikte hem İslam tarihinde hem de hali hazırdaki Batılı araştırmalarca müstakil olarak değerlendirilip üzerine yorumları yapılmıştır.
.


.
1331 İznik Medresesi, ya da İznik Orhaniyesi, Osmanlı Beyliği’nin kurulan ilk medresesidir. Orhan Gazi tarafından İznik’te kurulmuştur.
Müderrisler Selçuklu medreselerinin bulunduğu Konya, Kayseri ve Aksaray’dan İznik’e gelerek dersler vermiştir.
Mısır, Suriye, İran ve Türkistan gibi ülkelerden ünlü hocalar da getirtilmiştir.
Yetişmiş işgücü eksikliği nedeniyle genellikle Osmanlı dışından müderris getirme zorunluluğu olmuştur.
Manastırdan çevrildiği için Manastır Medresesi olarak da bilinir.
Orhan Gazi medrese adına vakıflar kurmuştur.
Ayrıca hükümdarlığı döneminde on adet medrese daha kurarak eğitime önem vermiştir.
Daha sonra Bursa’da Orhan Gazi Medresesi kurulmuştur.
Günümüzde bu iki medresenin yeri bilinmemektedir.
.
1361’de Edirne’nin fethi ile ilim hayatı Edirne ve çevresine, daha sonra da İstanbul’a odaklanmıştır.
Osmanlı Devleti’nin kuruluş döneminde İznik Medresesi dahil 53 adet medrese inşa edilmiştir.
.
.
Wilhelm Ostwald (let. Vilhelms Ostvalds), (d. 2 Eylül 1853, Riga, Letonya – ö. 4 Nisan 1932, Leipzig), kimyager. 1909 yılında Nobel Kimya Ödülü’nü kazandı.
Dorpat Üniversitesi’nde okudu.
Riga Politeknikumu’nda kimya (1881), Leipzig Üniversitesi’nde fizikokimya profesörü oldu (1897) ve aynı şehrin Elektrokimya Enstitüsü’nün başına getirildi (1898).
Özellikle elektrolitler ve kataliz üstüne çalışmalarıyla tanındı.
1888 yılında elektrolitlerin iyonlaşmasına kütle etkisi kanunu uygulayarak, kendi adıyla anılan seyreltikleşme kanununu buldu. Seyreltiklik, sınırsız olarak artarsa, iyonlaşma da tam olur.
Ostwald, tepkime hızını tanımlayarak, kataliz olayını bir kimyasal kinetik problemi haline getirdi.
1907 yılında, amonyağı katalizle yükseltgeyerek, nitrik asidi sınaî olarak üretti.
Fakat, atomların gerçekliğini kabul etmeyerek, 1908 yılında evrenin enerjetik bir tanımlamasını yaptı ve böylece enerjetiğe dayanan bir felsefe okulunun şeflerinden biri oldu.
1887 yılından sonra Van’t Hoff ile birlikte Zeitschrift der Physikalische Chemie’yi yayımladı.
1909 yılında Nobel Kimya Ödülü’nü kazandı.
.
.
Enerjitizm; madde + enerji + gelişim-değişim (tekamül) Bu mantık evrimin mantığıdır….
Darvin 1837 yılında evrim teorisi çalışması yapmış, evrim teorisyeni olarak bilinir, halbuki Kayseri bu teoriyi 1350 yılında kitaplarında yazmıştır, ayrıca bu teori İslam dünyasında kabul görmüştür.
.
.
Dâvûd-i Kayserî tarihi, Osmanlı devletinin kuruluşundaki bilimsel göstergesidir.
.
.
.

Hakkında Türk Bilimi